Perşembe, Ağustos 03, 2017

Bir düş


tumblr akşam koşma ile ilgili görsel sonucu


Dopdolu bir ay geçirdim. Mutluluktan yoruldum bazen.. Huzuru çektim içime.. Yaz sayısı en sevdiğim zamanlar.. Odanın karanlığında Latin müzikleri ve pencereden içeriye vuran rüzgâr eşliğinde tüm gün çalışmaktan daha iyi ne iyi gelebilir ki bir ruha?

Soluklanmak için uğrayan insanlar ve onlarla paylaştığın komik anılar, bir bardak sıcak kahvenin yerini hangi kötü duygular doldurabilir?

Kilometrelerce uzakta seni hiç tanımamış bir insan mı dokunabilir sana yoksa geceden kalma uykusuzluğuna ve gözlerinin ağlamaktan şişmesine sebep olanlar mı?

O koridorlarda dolaşırken üzgün halimi de yorgun halimi de görmüş bir dostun yerini kimse dolduramıyormuş.

Oysaki o güne kadar bana hayatımın mottolarından birini vereceğini düşünmemiştim.

"Bunu bir daha ne kendine ne de başkasına yapma!"  

Aslında sadece "kendim" olmamı istiyordu. Her zamanki beni görmek istiyordu karşısında. Çünkü biliyordu en içimi.

Birlikte gece sokakta yakalama oynadığımız zamanlardaki "çocuk"u arıyordu gözleri.
Ve buldu.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder