Perşembe, Ağustos 24, 2017

Renksiz bir kadın


İlgili resim


"Şimdi bir nefes kadar uzakta
Saklı kaldım ruhunda  
Yansın bu şehir, karışsın rüzgara  
Bırak sarılsın bedenim saçlarınla"



Yeni bir oyuncağı keşfetmek kadar güzel bir histi saçlarımın arasına rüzgârın karışması. Sabretmeyi yavaşça deneyimleyerek öğrendiğim tahta bir oyuncak, hayattan bir parçaydı. Merakımın gözlerimden anlaşıldığı zamanlardı. Dolaştığımız sokaklardan geçtim yine. Oturduğumuz banklardan atladım, yeni kafelerde tadını bilmediğim kahveler içtim. Değişmiş bu şehir biz yokken. Şimdi daha sakin, daha ruhsuz. Oysa nasıl güzel geçerdi yaz akşamları. Ses eksik olmazdı sokaklarında. Sabaha kadar otururduk, diziler, filmler seyrederdik. Anılarımızı anlatırdık birbirimize. Bunaldıkça parklara atardık kendimizi. Zincirlerinden ses gelene kadar durdurmazdık salıncakları. Gökyüzüne yetişmeye, yıldızlara dokunmaya çalışırdık. Kol kola girip şarkılar mırıldanırdık. Büyüdük. Başka şehirlere dağıldık. Başka ülkelere sığındık. Yok olduk.









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder