boşluklarım vardı, bir nefeslik de olsa. tekdüzeliğin peşimden sürüklenmesine izin verecek kadar umutluydum. bir. iki. üç ve dört.
Sabah kalktığımda kendime şunu söyledim: "Eğer olması gerekiyorsa her şey yolunda gidecek bugün. Yoksa elinden hiçbir şey gelmez."Hafif ağrılı halimle başladım güne. Önce Ay çıktı karşıma. Yüzümü güldürecek, gerginliğimi azaltabilecek tek insan olarak.
Sonra aradığım mumu buldum. Işığı biraz da olsa önümü aydınlattı. Daha önce bulduğum mumu takip ederek her şeyi değiştirebileceğimi öğrenmiştim. Bu sefer daha umutluydum.
Karanlığıma gömülmüşken bir haber geldi. Olayların arasında unutmuştum. Güzel sayabileceğim haber, planlarıma küçük değişiklikler yaptırdı hemen.
Sonra sahile yürüdük. Ufak ufak bahsedince her şeyden, ne kadar çok şeyin biriktiğini gördü. Bir gün birlikte oturmaya karar verdik. Ama daha sakin konuşabileceğimiz bir yerde.
Sadece bir hafta önce kızdığım insan bile bugün yok hayatımda. Hep mi böyleydi ilişkiler, yoksa bu hale getirmeyi biz mi becerdik?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder